30 AĞUSTOS ZAFER BAYRAMININ DÜŞÜNDÜRDÜKLERİ
Ağustos Türk’ün zaferler ayıdır. 26 Ağustos 1071 de Malazgirt ile başlayan Anadolu zaferleri, yine 102 yıl önce 26 -30 Ağustos 1922 tarihlerinde Megalo İdea peşinde koşan ve Anadolu’yu işgale yeltenen Yunan palikaryasının yurttan atılma tarihidir. Her iki 26 Ağustos’un mesajı gayet açıktır.” Malazgirt’le diyar-ı Rum’u yurt yaptık ve Dumlupınar ile ebediyen buradayız. “ Anadolu’daki son Türk devletinin kurucusu Gazi Mustafa Kemal ATATÜRK ve silah arkadaşları komutasında top yekün bir milletin şaha kalktığı , yokluklar içinde yeniden var olduğu bir destanın adıdır 30 Ağustos 1922.
Gelelim bugüne ; 102 yıl önce her türlü yokluklar içinde kazanılan bu zaferin kıymetini ve anlamını ne yazık ki ne idrak ediyoruz, nede hissediyoruz. O kadar boş ve anlamsız kutlamalarla yasak savıyoruz ki inanılmaz. Hepimiz Atatürkçüyüz ve klavye başında çok güzel güzellemeler yapıyoruz. O büyük önderin arkasına sığınıyor ve ondan medet umuyoruz. İş başa düşünce ve zora girince ortadan hemen toz oluyoruz. Bence Atatürk’ü anlamak , ecdat mirasına sahip çıkmaktır. Eserlerini korumaktır. Daha da açalım isterseniz.
Kuşadası Güvercinada kalesi kentimizin ecdat yadigarlarının en başında gelir. 2021 yılından beri kentimizde iki karşıt görüş var. 1. Görüş ; Bu kaleyi Cenevizliler 14. Yüzyılda yaptı ve Osmanlılar tamir etti. Aslı korsan kalesidir. Kalenin olduğu yere Scala Nova=Yeni İskele denir. 2. Görüş ise; hayır burası 17. yüzyılda Osmanlılar tarafından yapılan Türk topçu savunma kalesidir. Bugünkü Kuşadası ise 1613-1618 yıllarında dönemin sadrazamı Vezir Mehmet paşa tarafından kurulmuştur. Yabancı seyyahlar ilk defa 1631 de yeni kurulan bu Osmanlı kentine “yeni İskele anlamında Scala Nova “ demişlerdir. 2. Görüşün doğruluğu tarafımızdan organize edilen 2021 yılındaki çalıştayla 5 bilim adamının katılımıyla Türk kalesi olduğu kanıtlandı. İkinci kanıtlama ise 2023 yılında yine halka açık bir konferansla ve yeni belgelerle Türk kalesi olduğu tekrarlandı.
Güvercinada Kalesi’nin Türk yapımı olduğu gerçeğini daha geçen hafta -26 Ağustos 2024 Salı- Kuşadası Ticaret Odası Salonuna 200 den fazla izleyicinin katıldığı halka açık bir konferansta bir kez daha yeni belgelerle ve bulgularla haykırdık. Etti üç. İzleyiciler arasında olanlardan birkaç alleme konferans bittikten sonra, 1 saat 10 dk süren konferanstaki kanıtları gördükleri halde “ 1.5 hektara şehir kurulmazmış, haydi arkadaşlar kanıt toplayın diye “ alay etmeye başladılar. İşin en üzücü olayı ise 29 Ağustos 2024 günü bir mahalli gazetede çıkan haberdi. “ Aydın’daki Tarihi Kalelerin Bilinmeyen Hikayeleri “ adlı haberde ilin 5 kaleleri anlatılmış ve Güvercinada kalesi içinde “ 14. yüzyıl Ceneviz kalesidir ve Osmanlılar tarafından tamir edilmiştir “ cümleleri yazılmıştır.
İşte bam teli de burası. Gazetenin ilçemizdeki muhabiri yukarda bahsettiğimiz konferansı başından sonuna kadar ilgiyle izlemişti. Bu çarpıtılmış haberi okuyunca hemen kendisini aradık , cevap vermedi. Sonra detaylı mesaj yazıp ikinci kez uyarınca telefonda haberi kendisinin yaptığını ancak sonra değiştirildiğini ifade ederek hemen düzeltileceğini söyledi. Peki dedik ve şu saate kadar da bir düzeltme olmadı. Şimdi size soruyorum 1) Üç kez Türk kalesi olduğu kanıtlanan ve bakanlığın bile Unesco dosyasında askıya aldığı bir kaleye Ceneviz yaftası yapıştırmak nedir? 2) Hem konferansa gelecek ve gerçeği öğrenecek, hem de kafanızdaki yanlışı ısrarla empoze edeceksiniz? 3) Peki halk hangi gerçeğe inanacak, sizin yazdığınıza mı ? Yoksa inkar edilemeyecek belgelere mi ? 4) 1200 yıldır bu kenttin sahibi olan büyük TÜRK milleti hiç mi bir eser bırakmadı ?
Hülasa ; Kimse kusuruma bakmasın. Bu vatan kolay kazanılmadı. Kuşadası ecdat yadigarları peşkeş çekilemez. Bu Ceneviz kalesi, şu Roma hamamı, o Yunan kilisesi, vb. diyerek ecdat eserleri mezata çıkarılacak ve Türk milleti adeta bu toprakları terke zorlanacak. İlmi metotlarla, meşru zeminlerde her türlü yasal mücadelemizi vereceğiz. Sabırla ve inatla bu haberin düzeltilmesini bekliyoruz.