KIRIM KARAY TÜRKLERİNİN KUŞADASI'NA GÖÇÜ ve ÇIFITTEPE'NİN GERÇEK HİKAYESİ
Karaylar, Türk–Hazar ırkından gelen bir gruptur. Karaylar, Yahudiliğin Karay Mezhebini kabul etmiş, Kırım’ın çeşitli bölgelerinde de yerleşmiş olan, VII.-X. yüzyıllar arasında yaşayan Hazar –Türk göçebe halkının torunlarıdır. Kırım Karayları’ nın Hazar-Türk grubuna ait olduklarını temellendiren en önemli delillerinden biri de onların bugüne kadar konuştukları dildir. Bizans’tan gelerek Kırım’a yerleşen Karaylar, Solhat’ta (Eski Kırım) ayrı bir cemaat olarak yaşarlarken, buradaki Hazar kökenli Karay Türklerine bir Tanah (Tevrat) hediye etmişlerdir. Karaylar, Hazarların Yahudiliğin Karay Mezhebini kabul etmeleri sonucunda VIII. ve X. yüzyıllar arasında Güney Rusya’ya gelmişlerdir. Sakaryalı İsaak Sangari’nin faaliyetleri neticesinde Kırım’da ilk Karay cemaatinin oluştuğu bilinmektedir. Güney Rusya steplerinde önceleri dağınık halde yaşayan Karaylar, XII. yüzyıldan itibaren yerleşmeye başladılar. Bugün Kırım, Karayların merkezi sayılmaktadır. Kırım’ın Feodosiya (Kefe), Eski Kırım (Solhat), Bahçesaray (Çufut Kale/ Çift Kale), Simferopol (Ak Mescit) Yevpatorya (Gözleve) ve Ukrayna’nın Lutsk ve Haliç şehirleri Karayların en önemli yerleşim yerleri olmuştur.
İstanbul’un fethedilmesiyle Edirne, Korfu, Parga, Selanik, İzmit ve Kırım’dan çok sayıda Karay mensubu İstanbul’a göç etmiştir. Böylece İstanbul, Osmanlı toprakları içindeki Karayların dini ve kültürel hayatlarını özgürce sürdürdükleri bir ülke haline gelmiştir. Kırım Karay Türklerinden bir gurup 18. yüzyılın sonlarında Bahçesaray’dan Kuşadası’na geldiler. Büyük bir kısmı tüccar olan Kırım Karay Türkleri Musevi inancına sahip olduklarından sur dışında yeni gelişmekte olan bugünkü Belvü otelinin olduğu yüksek tepelik bölüme yerleştirildiler. Bahçesaray bölgesindeki ana vatanları olan “ Çufut-tepe-Çift kale “ adını yeni yerleşim merkezine verdiler.
Gerçekten Karay Türkçesi’nde ‘çift’ kelimesinin söylenişi de ‘çuft, çu fut’ şeklindedir. Kalenin diğer bir adı da “ Koş-Kale”dir. Her iki manasıyla da ‘Çift-Kale’ anlamındadır. Öncelikle unutmamalıyız ki, Kiril Alfabesinde ‘c’ sesi yoktur. ‘c’ sesini Kiril alfabesinde ‘dj’ harfleri karşılar. Halbuki hem Kiril Alfabesinde ve hem de Osmanlı Alfabesinde kalenin adının yazılışı ‘ç’ harfiyle başlar. Yani Yahudiliği çağrıştıran ‘cıfıt’ kelimesinin başlangıcı olan ‘c’ harfiyle değil, çift kelimesinin başlangıcı ‘ç’ harfiyledir. Musevilik ile Gök-Tanrı dininin bir sentezi olan Karay mezhepli Kırım Karay Türkleri de bu kalenin yanlış telâffuzla Yahudiliğe bağlanmasından epeyce rahatsız olmaktadırlar. Aslında Türk yerleşimi olan “ Kuşadası Çıfıttepe “ Kuşadası Musevi yerleşimi olarak yanlış algılanmıştır.
Kaynakça :
1-Seyyar Süleymanov , Günümüz Dünyasında Karailerin Dağılımı, Uluslararası Karay Çalışmaları Sempozyumu, Bilecik Şey Edebali Üniversitesi Yayınları, Bilecik 2011s, 112
2-Seyyar Süleymanov, Kırım Karayları, Uludağ Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Dinler Tarihi ABD Dalı Doktora Tezi, Bursa 2012, s 78
3-Kemal Tayfur, İstanbul Karayları”, Atlas Dergisi, İstanbul 2003, sayı 127, s. 163
4-Erdoğan Altınkaynak, Kasım 2008 sayısı , Türklüğün Kırım'daki en görkemli miraslarından biri: Çift Kale (ufukotesi.com) ziyaret tarihi 22.05.2004)